Hekimlik ve hekimler ile ilgili
olarak olumsuz herhangi bir düşünce ileri sürüldüğü
zaman kullanılan klasik bir tabir vardır: "Hipokrat
yemini etmiş". Bu tabir nedir ? Nerden
gelmektedir ? Gerçekten bütün hekimler Hipokrat yemini
ederler mi ? Bu yeminin bağlayıcılığı var mıdır ?
Bu
soruların cevabını verebilmek için önce Hipokrat'ın
kim olduğunu bilmek gerekir. Günümüzde tıbbın
babası olarak kabul edilen Hipokrat (Hippocrates) İsa'dan
önce 460 yılında bugün Yunanistan'a bağlı olan Kos
adasında doğmuştur. Hekim Heraklides'in oğludur.Yaşadığı
dönem sanatçı ve entellektüellerin ilk kez gerçeği
aradıkları zamanlar olan Yunan döneminin altın çağıdır.
Yaşadığı dönemdeki inanışın aksine hastalıkların
olağanüstü güçlerden ve tanrıların gazabından
kaynaklandığına inanmamış, her hastalığının
fiziksel ve gerçekçi bir açıklaması olduğunu düşünmüştür.
Çalışmalarını gözlem üzerine oturtmuş, tıbbı
bilim ve sanat haline getirmiştir.Zaatürre ve çocuklardaki
sara hastalığının belirtilerini ilk tanımlayan
hekimdir. Yine düşünce ve duyguların kalpden değil
beyinden kaynaklandığı fikrini ortaya atan ilk hekim
Hipokrat'tır. Sanatını icra etmek üzere tüm
Yunanistanı dolaşmış, Kos adasında bir tıp okulu
kurup düşüncelerini öğretmiştir. Öğretisi
genelde etik ağırlıklıdır. Bu Hipokrat andında da
açıkça görülmektedir. Bilimsel tıbbın kurucusu
olan büyük hekim İsa'dan Önce 377 yılında ölmüştür.Yetmişi
bulan çalışmaları daha sonra kitap haline getirilmiş
ve 18.yüzyıla kadar tıpta klasik kitap olarak 2000 yıldan
uzun bir süre kullanılmıştır. Yine ikibin yıldan
beri mesleğe adım atan tüm hekimlerin değişik şekillerini
okuduğu Hipokrat Yemini sanılanın aksine Hipokratın
kendisi tarafından değil muhtamelen oğlu ya da öğrecilerinden
biri tarafından İsa'dan önce 5. yüzyılda yazıya dökülmüştür.Hipokrat
yemini tıbbi etik ile ilgili bilinen en eski metinidir
ve prensipleri değişikliğe uğramış olsa bile
zaman, yer, sosyal sitemler ve dinlerden bağımsızdır.
Hipokrat'ın ilk kuralı, hekimin gerek düşünceleri
gerekse seçtiği tedavi ile hastaya zarar vermemesidir.
Hipokrat yemini hekimlik sanatının önemli
sembollerinden birisidir. Herhangi bir bağlayıcılığı
ve yasal yaptırımı olmamasına rağmen metin hekimlik
tarihi ve yasaları açısından önem taşımaktadır.
HİPOKRAT
YEMİNİ
Hekim
Apollon,Aesculapios, Hygeia ve Panacea adına, bütün
Tanrılar ve Tanrıçaların şahitliğinde yemin ederim
ki, aşağıdaki andımı kabiliyetim ve gücüm yettiğince
yerine getireceğimBu sanatı bana öğreteni ebeveynim
yerine koyacağım,hayatımı onunla paylaşacağım ve
ihtiyacı olursa mallarımı onunla bölüşeceğim, çocuklarına
kardeşlerim gibi bakacağım, istedikleri taktirde bu
sanatı onlara ücretsiz ya da yazılı bir söz almaksızın
öğreteceğim, bilgilerimi oğullarıma, ustalarımın
oğullarına, ve bu mesleğin kurallarını kabul
edenlerden başka kimseye öğretmeyeceğim. Tedavi reçetelerimi
kabiliyetim ve gücüm yettiğince hiçbir zaman
birisine zarar vermek için değil,hastalarımın iyiliği
için kullanacağım. Hiç kimseyi memnun etmek için ölümcül
bir ilaç reçete etmeyeceğim gibi, ölümüne neden
olabilecek bir tavsiyede dahi bulunmayacağım. Bir kadına
düşük yaptıracak aletler vermeyeceğim. Hayatımın
ve sanatımın saflığını koruyacağım. Bıçağımı
mesanesinde taş olduğu aşikar olanlar için bile
kullanmayacağım, bu işi ehillerine bırakacağım.
Gittiğim her eve sadece hastanın iyiliği için gireceğim,
kendimi hastalık yapıcı etkenlerden ve özellikle de
ister hür ister köle olsun kadın ve erkeklerle aşkın
hazlarından uzak tutacağım, sanatımın icrası esnasında
ya da günlük hayatımda bana gelen ve yayılmaması
gereken bilgileri sır olarak tutacağım ve hiçbir
zaman açmayacağım. Bu andımı tuttuğum sürece,
hayatım ve sanatımın icraası bana mutluluk versin, tüm
insanlar tarafından her zaman saygı göreyim, eğer
yeminimden dönersem bunun zıddı bana az gelsin.
Hacettepe
Üniversitesi Tıp Fakültesinden mezun olurken
okunan yemin metni şu şekildedir:
HEKİMLİK ANDI
Hekimlik mesleği
üyeleri arasına katıldığım şu anda, hayatımı
insanlık yoluna adaycağımı açıkça
bildiriyor ve söz veriyorum.
Hocalarıma saygı ve gönül borcumu her zaman
koruyacağıma, sanatımı vicdanımın buyrukları
doğrultusunda dikkat ve özenle yerine getireceğime,
hasta ve toplumun sağlığını baş görev
sayacağıma, benden hizmet bekleyen kimselerin sırlarına
saygılı olacağıma ve onlrı saklayacağıma,
hekimlik mesleğinin onurunu ve temiz töresini sürdüreceğime,
meslekdaşlarımı kardeş bileceğime, Din,
Milliyet, Irk, siyasi eğilim ya da toplumsal sınıf
ayrımlarının görevimle hastam arasına
girmesine izin vermeyeceğime, İnsan hayatına
kesinlikle saygı göstereceğime, baskı altında
kalsam bile tıp bilgilerimi insanlık değer ve
yasalarına karşı kullanmayacağıma, açıkça,
özgürce ve namusum üzerine and içerim.
|
|